Engelli kardeşlerimize yönelik yol haritamızın temenni ve söylem düzeyinde kalmasını değiştirmemiz gerekiyor…
Onların yaşama daha fazla katılması yönündeki çabaların bir “lütuf” değil, bir “hak” olduğunu daha çok idrak etmemiz gerekiyor…
Herhangi bir bağlamda kendi hakkımıza yönelik ihlaller gerçekleştiğinde sergilediğimiz tavrı, engelli kardeşlerimizin hak ihlallerine karşı da en üst düzeyde hassasiyetle gösterebilmemiz gerekiyor…
Engellilerin toplum ve iş yaşamına optimum düzeyde entegre edilmesine ilişkin üst düzeyde kararlar alınırken, gündelik yaşama indiğimizde engelli kardeşlerimizin kullanım alanlarının gönül rahatlığıyla veya bir şey olmaz düşüncesiyle işgal edilmesine yönelik görme bozukluğunu hep birlikte düzeltmemiz gerekiyor…
Bireyler ve kurumlar olarak engellilere yönelik farkındalık oluşturma çabalarımızı hem insanlığımızın ve millet olarak değerlerimizin-ideallerimizin hem de modern bir toplumun gereği olarak toplumun tüm katmanlarına daha fazla yayabilmemiz gerekiyor…
Toplum ve birey olarak yaşamın içinde her şeyin var olduğu ve bizler için de var olabileceği gerçeğinden hareketle engelli kardeşlerimize yönelik empati yeteneğimizi mümkün olduğunca daha fazla geliştirmemiz gerekiyor…
Hepsinin de arka planında engellilere yönelik düşünce ve davranış biçimlerimizi yönlendiren kodlarımızı ve zihin gözlüklerimizi değiştirerek, bu zihniyet değişikliğini gelecek kuşaklarımızın eğitim-öğretimleri içine nakşederek topyekûn eyleme geçmemiz gerekiyor…
Bu duygu ve düşüncelerle 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nü tebrik ediyor; engelleri hep birlikte aşabilme noktasında azami katkıyı sağladığımız ve bunu sürdürebilir kıldığımız bir dünyayı hep birlikte inşa edebileceğimiz yarınları temenni ediyorum.
Prof. Dr. Sait BİLGİÇ
Rektör