Üniversite, sanayi ve şehrin önemli aktörlerini bir araya getirerek kalkınmayı sağlayacak önemli kararların alındığı Üniversite Danışma Kurulu Toplantısı'nın dördüncüsü, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Zihni Şahin'in başkanlığında yapıldı.
Yeşilyurt Demir Çelik Sanayii’de düzenlenen toplantıda, hayırsever iş adamı Cemal Yeşilyurt ev sahipliği yaptı. Toplantıya; Üniversite Danışma Kurulu üyelerinin yanı sıra Samsun Barosu Başkanı Kerami Gürbüz de özel davetli olarak katıldı.
Toplantı, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü (OMÜ) Prof. Dr. Sait Bilgiç'in Üniversitede yapılanlar ve mevcut durum hakkında yaptığı bilgilendirici sunumla başladı. Ardından OMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Vedat Ceyhan "Zorunlu / İsteğe Bağlı İş Yeri Eğitimi", Yeşilyurt Meslek Yüksekokulu (MYO) Müdürü Doç. Dr. Kemal Yıldızlı "OMÜ-Şehir İş Birliği Örnekleri" konularında birer sunum yaptı. Toplantıda ayrıca, OMÜ Tıp Fakültesi öğretim üyesi Dr. Öğr. Üyesi Abdülkadir Bakay ve OMÜ Mühendislik Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Mevlüt Gürbüz ise alanlarında geliştirdikleri patentleri katılımcılara tanıtarak ilgili sektörlerle iş birliği yapma fırsatı yakaladı.
2018 yılının son Üniversite Danışma Kurulu Toplantısı'nı, üniversite-sanayi iş birliğini güçlendirmek için zaman zaman sanayi kurumlarında düzenlemek istediklerini belirten Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç "Bu sebeple bugün Yeşilyurt Demir Çelik Sanayii’deyiz. Bizi hoş karşıladıkları için ve bu güzel ev sahipliğinden ötürü kendilerine teşekkür ediyorum. Üniversite, şehir ve sanayi buluşmaları ve yanı sıra şehrin kalkınması açısından Danışma Kurulu Toplantıları önemli bir zemin oluşturuyor. Buna çok önem veriyoruz. Katılımlarıyla toplantıya değer katan tüm üyelerimize ve misafirlerimize teşekkür ediyorum." dedi.
Toplantının ev sahipliğini yapan Cemal Yeşilyurt ise yaptığı selamlama konuşmasında şunları söyledi: "Samsun ve Türkiye için neler yapılacağını bu toplantıyla anlayacağız. Bizim mühendisimiz, saha içinde çalışan personelimiz mevcut ama en çok ihtiyaç duyduğumuz şey akademisyenlerin projeleri. Birtakım eksiklikler olsa da genel anlamda her projeyi gerçekleştirecek durumdayız. Bu nedenle verimi arttıracak, katma değer yaratacak, bizi dünya ile yarıştıracak projeler gerekli. Tüm dünya, projelerle para kazanıyor. Bu projelerin hayata geçmesi için de sermaye ve tecrübenin yan yana gelmesi lazım. Bu toplantının hayırlı olmasını, üretime vesile olmasını diliyorum. Biz üstümüze düşeni yapmaya hazırız; yeter ki yapalım."
Japonya gibi ülkelerin yaptığı kalkınma hamlelerinin ülkemiz açısından örnek teşkil edebileceğini dile getiren Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Zihni Şahin de "Son dönemde OMÜ’nün; toplumla, şehirle ve sanayiyle bütünleşmeye yönelik yaptığı toplantılar hepimize moral ve enerji veriyor. Bu çalışmalar, birlik içinde devam ettiği sürece mutlaka iyi sonuçlar verecektir." dedi.
Üniversitenin mevcut durumu ve son Üniversite Danışma Kurulu Toplantısı'ndan bu yana yapılanlar hakkında bilgi vermek için sunum yapan Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç "Şu an toplam 55 bin 617 öğrencimiz var. Ancak biz öğrenci sayısından çok kaliteli eğitim sunmayı ve nitelikli öğrenci yetiştirmeyi önemsiyoruz. Bu bağlamda bu sene mezun öğrencilerimizin başarıları bizi çok gururlandırdı. Şu anda aramızda, 5 bin kişinin girdiği Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı'nın (DUS) birincisi öğrencimiz Mustafa Mert Demircioğlu var. Bunun yanı sıra Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (TUS) ikincisi ve İçişleri Bakanlığı Kaymakam Adaylığı Giriş Sınavı birincisi öğrencilerimiz de Üniversitemizi onurlandırıyor." diye konuştu.
İlerleyen dönemde lisansüstü öğrenci sayısını arttırmayı hedeflediklerini kaydeden Rektör Sait Bilgiç, uluslararası öğrenci konusunda da OMÜ’nün Türkiye ortalamasının üstünde olduğunu söyledi. Rektör Bilgiç, konuşmasında öte yandan şu bilgilere yer verdi: "Göreve başladığımız 2016 yılında, 2 bin 622 olan uluslararası öğrenci sayısı şu an 5 bin 125'e ulaştı. Bu konuda belirlediğimiz yüzde 10 hedefine, yüzde 9’luk bir oranla yaklaşmış durumdayız. Uluslararası öğrencinin dışında Erasmus+ (plus) gibi değişim programlarıyla Üniversitemize gelen ve OMÜ'den diğer ülkelerin üniversitelerine giden öğrenci, akademisyen ve personelimiz var. OMÜ, Türkiye’nin Erasmus Programı'na verdiği desteğin yüzde 10’unu alarak bu konudaki başarısını da ortaya koymuş durumda. Hazırlanan Erasmus projelerinden alınan destekle daha çok öğrenci ve akademisyen Üniversitemize gelebiliyor ya da buradan başka üniversitelere gidebiliyor."
OMÜ’nün Araştırma-Geliştirme (AR-GE) faaliyetlerine toplam bütçesinin yüzde 4’ünü ayırdığını açıklayan Rektör Sait Bilgiç, bu yıl 272 adet projeyi desteklediklerini belirtti. Özel sektör iş birliği ile yürütülecek projeleri arttırmayı hedeflediklerinin altını çizen Bilgiç, bu toplantının da bu amaca hizmet edeceğini vurguladı.
OMÜ Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) ve Samsun Teknopark'taki çalışmaların da verimli ilerlediğini kaydeden Rektör Sait Bilgiç, OMÜ’ye ait yayınlar hakkında da şunları söyledi: "Üniversitemizde 330 adet Türkçe ve 13 adet İngilizce lisansüstü tez mevcut. Bu sayının daha da artmasını hedefliyoruz."
Önceki Danışma Kurulu Toplantıları'nda tanıtılan proje ve patentlerin gelişim süreçleri hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Sait Bilgiç "İlk Danışma Kurulu Toplantısı'nda tanıtılan 'Buzağı Can Sütü Projesi'nin bina ve teçhizat açısından her şeyi tamam. 15 gün sonra deneme mahiyetinde ürün vermeye başlayacak. Diğer hocalarımızın projeleri için de yatırımcılarla görüşmeler devam ediyor. Patenti Doç. Dr. Ertuğrul Can’a ait 'göz enjeksiyon aparatı'nın ise ticari izinleri alındıktan sonra üretimi başlayacak." ifadelerini kullandı.
TUBİTAK’ın genç girişimcilere destek verdiği projeden de bahseden Rektör Bilgiç "Elemeler sonucu seçilen 35 kişinin eğitimi tamamlandı. Eğer kabul görürlerse kendilerine 200 bin TL’lik bir destek sağlanacak." dedi.
OMÜ’de son dönemde önemli kıpırdanmaların yaşandığına dikkat çeken Rektör Sait Bilgiç "Üniversitemiz çok büyük gelişmelere gebe diyebiliriz. Akademisyenlerimiz, çalışanlarımız ve öğrencilerimizin bunda çok büyük katkısı var. İnşallah sanayi ile yapılacak iş birlikleriyle de bu gelişmeler daha da çok yaşanacak." diye konuştu.
İş yeri eğitimine de değinen Bilgiç "Mezun olacak öğrencilerimizin sahaya hazır hâle gelebilmeleri için bu eğitime çok önem veriyoruz. Şu an 200 öğrencimiz, bu eğitimi alıyor ama yakın bir zamanda bu rakam bine çıkacak. Hedefimiz; meslek yüksekokulu ve lisans öğrencilerinin son yarıyıllarını iş yeri eğitiminde geçirmesi. Böylece hem öğrenci mesleğe hazır yetişecek hem de başarılı olan öğrencilere iş şansı sağlanmış olacak." şeklinde konuştu.
24 saat hizmet vermeye başlayan Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi'nin yanı sıra yeni faaliyete giren ve hazırlıkları tamamlanmak üzere olan birimler hakkında da konuşan Rektör Bilgiç, bu kapsamda Onkoloji Hastanesi’nin açılarak bölge insanına uygun ve kaliteli hizmet vereceğini belirtti. Havza Fizik Tedavi Merkezi'nin yakın bir zamanda hizmete açılacağını bildiren Bilgiç, yeni Merkez Kütüphane'nin ise haftada 7 gün hizmete açık olduğunu sözlerine ekledi.
Rektör Danışmanı Prof. Dr. Yüksel Ardalı’nın sorumluluğunda Rektörlüğün hayata geçirdiği "Sıfır Atık" projesinin de hızlı bir şekilde tüm Üniversiteye yayılacağına işaret eden Rektör Bilgiç "Bu proje, çevre temizliği ve ekonomiye katkı bakımından önemli bir çalışma. Ayrıca 60 bin öğrenciye çevre bilinci aşılaması ve geri dönüşümün önemini kavratması açısından da mühim bir yer tutuyor." dedi.
Yakın bir zamanda raylı sistemin tüm OMÜ’de faaliyete geçebileceğini müjdeleyen Prof. Dr. Bilgiç "Raylı sistemin kampüs kısmının altyapısı aşağı yukarı tamamlandı. Faaliyete geçtiğinde sadece ilimizin değil, Türkiye’nin en güzel kampüslerinden birine sahip olacağız." değerlendirmesinde bulundu.
Yeni kurulan Samsun Üniversitesine her türlü desteğin OMÜ tarafından verildiğini vurgulayan Rektör Sait Bilgiç "Samsun Üniversitesi ve OMÜ, kol kola birlikte yürümeye devam ettikleri sürece şehre katkıları olacaktır" derken, kapatılan Canik Başarı Üniversitesinin de tesliminin tamamlandığını ayrıca belirtti.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Vedat Ceyhan ise yaptığı "Zorunluğa / İsteğe Bağlı İş Yeri Eğitimi" temalı sunumuyla OMÜ’nün eğitim konusundaki çalışmaları ve hedeflerini aktardı.
Müfredatın büyük ölçüde güncellendiğini belirten Prof. Dr. Vedat Ceyhan sözlerine şöyle devam etti: "Disiplinlerarası eğitime ve öncelikli alanlara önem veriyoruz. Her alanda gelişecek kaynaklara sahip olamadığımız için seçtiğimiz ve öncelikli alanlara gereken önemi veriyoruz. Kalite ve akredite olmazsa olmazımız. Meslek yüksekokullarında program sayımızı yüzde 3 arttırdık. Lisans programı sayımızı yüzde 9'a çıkardık. Lisansüstü program sayımız neredeyse yüzde 4'e ulaştı. Günün koşullarını yakalayamayan bazı programları kapattık, bazı derslerimizi ise değiştirdik. Üzerine daha güncel konularla uyumlu programlar koymaya çalıştık. Artık öğrencilerimiz, kalitesinden emin olduğumuz birimlerde faaliyet göstersin diye akrediteyi önemsiyoruz. Akredite olan Tıp ve Veterinerlik Fakültelerinin yanı sıra, bu ay içerisinde Matematik ve İstatistik Bölümleri de akredite olacak. Programların akredite olması demek; eğitim ve öğretimin baştan aşağı kontrol altında olması, dersin kalitesinin sürekli ölçülmesi demek. Bizim çok hızlı adımlar atmamız gerekiyor çünkü öğrenciyi Üniversitemize kazandırmanın yolu, belirli bir kalite standardını tescillemekten geçiyor."
Çift ana dal program sayını yüzde 22’ye, sadece Mühendislik Fakültesinde uygulanan iş yeri eğitimini ise 10 programdan 34’e yükselttiklerini açıklayan Rektör Yardımcısı Vedat Ceyhan "Diğer üniversiteler iş yeri eğitimini lisans düzeyinde yaygınlaştırırken bizde ön lisans düzeyinde çok yaygın. Sebebi ise öğrencilerin, iş hayatına en kısa sürede geçecek olmaları ve meslek eğitimi almaları. Ayrıca ön lisans programlarının neredeyse yüzde 80’ini iş yeri eğitimine dâhil ettik ve önümüzdeki yıl bunun meyvelerini alacağız diye düşünüyoruz. Biz, usta öğreticilerin Üniversitede ders vermesini önemsiyoruz. Yani iş dünyasında olup öğrencilerle deneyimini paylaşmaları, dersi yürütmeleri gibi bir desteğe ihtiyacımız var. Nasıl ki iş yeri eğitiminde birlikte bir sinerji yakaladık, burada da desteğe ihtiyacımız var. Burs verdiğimiz öğrenciyi istihdamla buluşturacak bir sistem kurmalıyız." dedi.
Yeşilyurt MYO Müdürü Doç. Dr. Kemal Yıldızlı ise Yeşilyurt MYO'nun bölümleri, faaliyetleri, imkânları ve teknik donanımları hakkında bilgi vererek 2018 yılında yapılan çalışmaları anlattı.
Yeşilyurt MYO tarafından uygulanan 3+1 eğitim programı ile ilgili bilgi veren Doç. Dr. Kemal Yıldızlı bu kapsamda Yeşilyurt MYO'dan 21 öğrencinin sanayide iş yeri eğitimi aldığını, ikinci dönemde ise bu sayının 50’ye çıkacağını belirtti. Kemal Yıldızlı, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) eğitim desteği ile Meslek Yüksekokuluna kazandırılan teçhizatları da görsellerle aktararak sunumu sonlandırdı.
OMÜ Tıp Fakültesi Cerrahi Tıp Bilimleri Bölümü öğretim üyesi Dr. Öğr. Üyesi Abdülkadir Bakay ise "Uterus Manipülasyon Cihazı" konulu patent sunumuyla, kadın hastalıklarına ilişkin ameliyatlarda kullanılan cihaz hakkında bilgi verdi.
Son olarak OMÜ Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Mevlüt Gürbüz de yaptığı "Alüminyum Temelli Hibrit Kompozit Köpük Üretimi" konulu patent sunumuyla; geliştirdiği patentin özellikleri, fonksiyonu ve sanayide kullanımı hakkında katılımcıları bilgilendirdi. Söz konusu ürünün, atıkların sanayide kullanımında verimi yükselten bir özelliği olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Mevlüt Gürbüz, aynı ürünün havacılık, otomotiv gibi sanayi sektörlerinde kullanılabileceğini belirtti.
Sunumların ardından katılımcılar görüş ve önerilerini belirterek çalışmaları hakkında akademisyenlere sorular yöneltti. Patentlerin ürüne dönüşmesi için Danışma Kurulu üyelerinin fikirlerini bildirdiği toplantıda ayrıca, önümüzdeki toplantının gündemini belirleyecek konular ve iş birlikleri de konuşuldu.
Vali Osman Kaymak da söz konusu projelerin kaynağı konusunda sanayicilerin destek vereceğine inandığını belirterek şöyle konuştu: "Akademisyen ve araştırmacılarımız, dünyanın değişik yerlerinden kaynak aramasınlar. Burada olan ve olmayan sanayicilerimizin desteğiyle bu kadar gayret gösteren akademisyenlerimizin çalışmaları, inşallah endüstriyel sanayiye dönüşecek, dolayısıyla bu çaba ve araştırmalar devam edecektir."
Rektör Bilgiç yaptığı kapanış konuşmasında ise üniversite, sanayi ve devletin yakalaması gereken ritmine dikkat çekerek "Üniversite Danışma Kurulu olarak yaptığımız bu toplantının, şu ana kadar gerçekleştirdiklerimizde olduğu gibi mutlaka ciddi katkıları olacaktır ki zaten birtakım olumlu örneklere de sahibiz. Bundan sonra da güzel ve özgün örneklerle devam edeceğine inanıyoruz. Profesörlük unvanını aldıktan sonra gerçekleşen ataletin farkındayız. Ancak bunları geriye iten heyecanlı genç nesiller de geliyor ve devletimiz de aslında bunun farkında ki profesörlerin çalışmasını teşvik edecek birtakım yasal zorunlulukları gündeme alacaktır diye düşünüyorum. Sadece akademik yükselme heyecanı ile yapılan çalışmaların, ülkemiz için kayda değer katkılar sağlaması veya yarara dönüşen işlerin ortaya çıkmasında pek rolü olmuyor. Ama tabii ki bu durumun istisnaları var. 80 yaşına gelip hâlâ emek veren, üretken olmaya çalışan profesörlerimiz de mevcut. Bu anlamda dünyadaki gidişata ve gelişmiş ülkelere bakıldığında, üniversiteler, sanayi ve devletin frekanslarının tutması, bu gelişme ve ilerlemeyi beraberinde getiriyor. Biz de ise bu durum parça parça olmakta. Yani üniversite ayrı düşünüyor, sanayicimiz kendi derdiyle meşgul, devletimiz de bu kadar ciddi dertlerin bulunduğu coğrafyada sıkıntılar yaşayabiliyor. Lakin devletimiz her şeyi görüyor, her şeyin farkında ve bu farkındalık devletimizin daha hızlı bir şekilde müdahil olmasına ve hamle yapmasına fırsat veriyor ve ülkemiz şu anda bunu yakalamış durumda. Bunu sürdürebilmek için de bahsettiğimiz 3 sacayağının yani üniversite, endüstri ve devletin ahengi ve tempoyu tutturması gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
"Bugün toplandığımız Danışma Kurulunda da bu 3 ayak var ve hazır vaziyette” diyen Rektör Bilgiç sözlerinin devamında şunları dile getirdi: “Valisi, Büyükşehir Belediye Başkanı’yla devletimiz var, sivil toplumu ve sanayicisi var, üniversite var. Dolayısıyla bu buluşma, hepimize hakikaten önemli fırsatlar doğuruyor. Bu nedenle bu toplantılar dizisinin gelecekte çok daha etkili ve güzel projeler müjdeleyeceğine canıgönülden inanıyorum ben. İşte bu heyecanı ve motivasyonu devam ettirmemiz gerekiyor zira söz konusu istek ve arzu söndükçe istenilen projeler de hayat bulamayacaktır. Kısacası, başarmalıyız, başarmaya mecburuz. Hepinize katılımınızdan ötürü şükranlarımı sunuyorum, Allah razı olsun. Biz birlikteyken güçlüyüz ve bu beraberliği muhafaza edip sürdürebildiğimiz takdirde de başarısızlığa uğrayacağımızı katiyen düşünmüyorum. Eksikliğimizi daha çok çalışmakla gidereceğiz, ihtiyacımız olan budur, konuşmaktan ziyade daha çok emek vermek, bunu başaracağımıza yürekten inanıyorum."
Eğitim sistemine de değinen Rektör Bilgiç, teknolojik dönüşüm karşısında hazırlıklı olmak gerektiğine işaret ederken devamında “Şu noktaya da değinmek isterim; yaşadığımız çağda cep telefonlarının teknolojik bağımlılık yarattığı konuşuluyor. Her ne kadar bu tür gelişmeler olsa da eğitim sistemimiz içinde birtakım reformları ve yapılandırmaları gerçekleştirerek bunun etkilerini bertaraf edebilmeliyiz. Nitekim Millî Eğitim Bakanlığımız nezdinde buna dair programlar geliştirildiğini biliyorum. Geleceğe biz, mevcutları belki değiştirmekle değil de yeni nesilleri donanımlı olarak hazırlamakla uzanacağız. Konuklarımızın burada olması bir heyecan göstergesi bence ve doğru yolda olduğumuzu düşünüyoruz.” diye konuştu.
4. Üniversite Danışma Kurulu Toplantısı dilek ve temennilerle sona erdi.
Haber: Çiğdem ÜNALDI - Sinan AKDOĞAN - Hüseyin ÖZKAN
DİNLE