Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Uluslararası İlişkiler Birimi Öğrenci Koordinatörlüğü tarafından OMÜ’de okuyan farklı ülkelerden öğrenci temsilcilerine yönelik iftar programı düzenlendi.

OMÜ Yaşam Merkezi’nde düzenlenen programa; Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal, Uluslararası İlişkiler Birimi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Said Kurşunoğlu, Uluslararası İlişkiler Birimi Başkan Yardımcısı ve Erasmus Kurum Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Tütüncü, Uluslararası İlişkiler Birimi Başkan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Özgür Atakan, OMÜ Mezunlar Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Alaattin Altın, Uluslararası Öğrenci Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Olcay Bayraktar katıldı.

80 farklı ülkeden temsilci katıldı

Uluslararası Öğrenci Topluluğu üyesi ülke temsilcilerinin ülke bayrakları ve millî kıyafetleriyle katıldığı iftar programına 80 farklı ülkeden temsilci katıldı.

İftar’ın ardından öğrencilere hitap eden Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal, sabır, rahmet, bereket ve mağfiret (bağışlama, affetme) ayı olarak kabul edilen Ramazan Ayı’nın birleştirici manevi ikliminde temsilcilerle buluşmaktan ötürü duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

“Ramazan bereket ayıdır ve insanların tanışması ve kaynaşması için fırsattır”

Programda yaptığı konuşmada Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal, “Ramazan bereket ayıdır ve insanların tanışması ve kaynaşması için fırsattır. Ancak Ramazan Ayı'nı, Gazze’de, Doğu Türkistan’da ve dünyanın birçok yerinde Müslümanların yaşadıkları zulüm nedeniyle maalesef buruk yaşıyoruz. Ümit ediyorum ki özgür bir Filistin ve özgür bir Doğu Türkistan’la İslam dünyası ayağa kalkacaktır. O zaman ramazanlar bizim için çok daha anlamlı olacak.” dedi.

“Her alanda güçlü eğitim alarak kendi ülkelerinize dönmelisiniz”

Günümüzde dünyada yaşananları doğru okumamız gerektiğine işaret eden Rektör Ünal, devamında şöyle konuştu: 

“Geleceğe güçlü bir hazırlık yapmanız gerekiyor. Buradan her alanda güçlü eğitim alarak kendi ülkelerinize dönerek kendi insanınıza en iyi hizmeti vermeniz gerekiyor. Ayrıca aldığınız eğitim sayesinde güçlü lider karakteriyle buradan ayrılmalısınız ve kendi ülkenizde aranan bireyler olmalısınız. Aksi takdirde dünyada insanlığa yapılan zulümlere ve algı operasyonlarına karşı güçlü olamazsınız. Mümkün olduğunca farklı okumalar yaparak farklı meseleler üzerine konuşabilmeniz gerekiyor.”

Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan iftar programı; açılış konuşmasının ardından dombra (iki telli Türk çalgısı) dinletisi ve hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi.