MENU

Rektör Ünal: “Kızılay, Türkiye’nin Ürettiği Bir Değerdir”
17 Mart 2023, Cuma - 16:53
Güncelleme: 19 Mart 2023, Pazar - 15:49

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) bünyesindeki Konukevi Restoran’da, 6 Şubat'ta yaşanan deprem felaketinde gösterdikleri özverili çalışmalardan dolayı Samsun Genç Kızılay gönüllülerine ‘Teşekkür Kahvaltısı’ düzenlendi.

Düzenlenen kahvaltıya; Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Selim Eren ve Prof. Dr. Cengiz Batuk, Üniversite Genel Sekreter Prof. Dr. İdris Varıcı, Rektör Danışmanı Doç. Dr. Şener Şentürk, Kızılay Samsun Şube Başkanı Eczacı Ahmet Muştu, Şube yetkilileri, akademisyenler ile öğrenciler katıldı.

“Ortak çalışmanın ne kadar değerli olduğunu fark ettik”

Programda konuşan Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal, Kızılay ve ekibine şükranını sunarak “Asrın felaketi diye tanımlanan büyük bir felaket yaşadık. Bu süreç içerisinde kurumların birbirleriyle ortak çalışma kabiliyeti güçlendi. Ortak çalışmanın ne kadar değerli olduğunu fark ettik. Ben Genç Kızılay’da emek veren bütün arkadaşlara teşekkür ediyorum. Bu süreç içerisinde etkili yardımı ve etkili hareket etmeyi onlar sağladı. Bir disiplin içerisinde herkes, durması gereken yerde durarak ve olması gerekeni fedakarca yaparak koordinasyon sağladılar. Kızılay Samsun İl Başkanı’mıza ve ekibine özel olarak teşekkür ediyorum. Kızılay, Türkiye’nin ürettiği bir değerdir. Bu güzide kurumumuz, bazen açlıkta, bazen yoklukta akla gelir ama yaşadığımız büyük felakette hiçbir bedel ve karşılık beklemeden hatta bütün eleştirileri de teğet geçerek dik durdu.” dedi.

“Yapılan yardımlar eğitim kurumu olmanın bir tezahürüydü”

OMÜ personeli ve öğrencilerinin, yaşanan süreçte koordine ve organize bir şekilde hareket ettiğini vurgulayan Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal, devamında “Üniversitemiz süreç içerisinde aktif bir rol aldı ve yapılan yardımlar da eğitim kurumu olmanın bir tezahürüydü. Bir eğitim yuvası olarak bütün imkânlarımızla vatandaşımızın yanında olmak zorundayız. Bu olağanüstü süreçte bizler, ihtiyaçları bir yazılımla takip etmeye başladık ve elimizdeki bütün imkânları seferber ettik. Bu imkânlar; insan kaynağı, öğrencilerimiz, akademik personel ve Tıp Fakültesindeki depolarımızdı. Bu süreç, Üniversitemiz adına büyük bir eğitimdi. Millet olarak takdir etmemiz gereken bir nokta var, o da yüreği birlikte çarpan, aynı duyguları hisseden ve aynı ideali paylaşan insanların, bu kadar büyük bir felakette bütün yaşam konforunu terk edip elindeki bütün imkânlarıyla sahaya koşmasıydı ki hepimiz bu çabaya şahit olduk.” diye konuştu.

“Arama Kurtarma Takımı’nı 3’e çıkarttık”

Konuşmasında OMÜ’nün Arama Kurtarma Takımı revizyonuna değinen Prof. Dr. Ünal, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kurmuş olduğumuz Arama Kurtarma Takımı’nda, bölgemiz ve ülkemizin maruz kalabileceği her türkü afet riskinden ötürü revizyona gitme ihtiyacı duyduk ve sayısını 1’den 3’e çıkarttık. Bunları olası doğal afetler, sel ve su baskını, kimyasal felaketler esnasında rol üstlenebilecek hâlde genişlettik ve güçlendirdik, zira farklı felaket durumlarına karşı ‘Müdahale Timi’ oluşturulması ve bunun güçlendirilmesi gerekiyor. AFAD’ın Bölge Eğitim Merkezi olması için planladığımız alanın; sadece kendi öğrencimiz için değil, bölgedeki takımların gelip eğitim görebileceği bir yer olmasını diliyoruz. Bu merkezi de kısa süre içerisinde tamamlamayı planlıyoruz.”

“Öğrencilerimizden kurulu her bir takımı dünyaya kazandırmayı hedefliyoruz”

Tüm öğrencilerin yeterli donanıma sahip olmaları için gerekli çalışmalara başlanacağına dikkat çeken Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal, “Bizim amacımız doldur-boşalt taktiği ile eğitim vermek, yani takımlar hâlinde eğitim verip her bir takımı yetkin bir biçimde dünyaya kazandırmayı hedefliyoruz. Amacımız; daha çok insana eğitim vermek ve tabii ki bu süreçle ilgili önümüzdeki zaman içerisinde değerlendirme ve denemelerin yapılması gerekiyor. Hemen hemen her ilden ve ilçeden öğrenci potansiyeline sahibiz. Ayrıca, 120 farklı ülkeden de öğrencimiz var ve bu öğrencilerimiz felaket anında kendi kendine organize olabilmeli ve hareket edebilmeli. Bütün öğrencilerimizin en azından farkındalık düzeyinde eğitim alması ve devletin mevcut kurumlarıyla ortak ve eş zamanlı hareket etme yeteneğini geliştirmesi gerekiyor.” bilgisini paylaştı.

“Yok olanın verilmesi, var olanın verilmesinden daha kıymetlidir”

Sadece Türk öğrencilerin değil, 12 farklı ülkeden öğrencilerin de yaşanan felakette destek olduklarını hatırlatan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Selim Eren de “İlk günden itibaren yürütülen bütün süreç takdire şayandı. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Kızılay; bu süreçte Üniversitemize vermiş olduğu katkıyla sadece Türk öğrencilerle değil, uluslararası öğrencilerle de koordineli şekilde ilerledi. Türkiye bu dönemde bir bütün oldu. Halkımız, kurumlarımız, öğrenci ve akademisyenlerimiz en güzel birlik ve beraberlik ruhunu ortaya koydu. Var olanın verilmesi ayrı bir imtihandır ama yok olanın verilmesi en kıymetlisidir. Bu davranışınız adına yürekten teşekkür ederim.” sözlerine yer verdi.

“Türkiye, bizim ikinci vatanımız”

Konuşmacılardan Türk Kızılay Samsun Şube Başkanı Eczacı Ahmet Muştu, 12 farklı ülkeden deprem bölgesine giden gençlerin büyük bir çaba ile oradaki çalışmalara destek verdiğini belirterek “Tereddütsüz tekrar gidilmesi gerekiyorsa yine giderler. Öğrencilerimiz başka üniversite ve topluluklara da örnek oldular. Orada bir bütün olduğumuzu, birlik beraberlik içerisinde hareket ettiğimizi gösterdik.  Öğrencilerimizden birisi ‘Türkiye bizim ikinci vatanımız’ dedi. Bu beni çok gururlandırdı.  Samsun’da gönüllü genç arkadaşlarımızı da bölgeye gönderiyoruz.  Sizleri yetiştiren ailelere teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.

“İnsan ızdırabını dindirmek adına gönüllü faaliyetlerde bulunduk’’

Ardından öğrenciler adına söz alan Genç Kızılay Başkanı Bilal Şenaslan ise Samsun’u layıkıyla temsil ettiklerini vurgulayarak şunları söyledi:

“Kızılay, 1868’den beri insan ızdırabını dindirmek adına her teşkilatıyla sahada ve var gücüyle çalışmakta. Bizler de Kızılay Gençlik Kolları olarak uluslararası arkadaşlarımızla beraber Adıyaman’da 12 gün süren gönüllü faaliyetlerde bulunduk. Amacımız, bir kişiye dahi faydalı olup insan ızdırabını dindirmekti. Asrın felaketinde niyetimizin Allah rızası olduğunu ve bunu gösterdiğimizi vurgulayarak Samsun Kızılay’ı en güzel şekilde temsil ettiğimize inanıyorum.  Adıyaman’daki gönüllülük faaliyetinde bulunan değerli öğrencilerimize ve bu güzel buluşma için de sizlere çok teşekkür ediyorum.”

Kahvaltı programı, protokol üyelerinin bölgede görev alan uluslararası öğrencilere fidan sertifikası takdimi ve ardından hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi.

Fidan sertifikası takdim edilen uluslararası öğrenciler:

Manan Sulemana (Gana), Kouassi Christian Amichia (Fildişi Sahili), Gregorio Ramon Ayala Aquino (Paraguay), Moro Umar Zakaria (Gana), Khaled Adil Dawood Idress (Sudan), Nur Afiani (Endonezya), Anggun Oktafiyana (Endonezya), Ahmad Murid Arab (Afganistan), Abdullah Abdulvahid (Suriye), Mohammed Siraj Eshetea (Etiyopya), Muhammad Abubakari (Uganda), Abdullah Sanusi (Nijerya), Farady Bangana (Togo), Eman Gamal Anwar (Mısır) ve Daniyal Rasouli (Afganistan).

X
Secure Login

This login is SSL protected