Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Samsun Kredi Yurtlar Kurumunun (KYK) düzenlediği “KYK Zoru Başaranlar Kariyer ve Spor Sohbetleri” konulu söyleşide davetli konuşmacı olarak yer alan Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç, öğrencilerle bir araya gelerek tecrübelerini paylaştı.
Münevver Ayaşlı Yurdu Konferans Salonu'nda düzenlenen söyleşiye Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç’in yanı sıra; Samsun Kredi Yurtlar Kurumu İl Müdürü İsmail Hakkı Kasapoğlu, yurt müdürleri ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Söyleşinin açılışında konuşan Samsun Kredi Yurtlar Kurumu İl Müdürü İsmail Hakkı Kasapoğlu, amaçlarının, OMÜ Rektörünü aile ortamında ağırlayarak kendisini daha yakından tanımak olduğunu ifade ederek şöyle devam etti: “Her biriniz OMÜ’de özel ve özellikli insanlar olarak yetişiyorsunuz. İsteğimiz; eğitiminizin ardından Türkiye’nin dört bir yanına gerçek bir Anadolu insanı olarak gitmeniz. Sizler aileniz için ne kadar önemliyseniz devletimiz ve KYK için de o kadar önemlisiniz. Bu sebeple KYK çok yol katetti ve daha iyiye, daha mükemmele doğru gitmeye devam ediyor. Siz de devletin size sağladığı bu iyi imkânların karşılığı olarak çok çalışmalı, ceddimizin başardıklarını bugün başararak ülkemizi geleceğe taşımalısınız.”
Gençlerle bir araya gelmekten mutluluk duyduğunu dile getiren Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç ise “Siz gençler bizim en kıymetlilerimizsiniz. Bu sebeple bu söyleşiye zaman ayırmak için özel bir çaba gösterdim ve seve seve geldim. Yakın bir zamana kadar ben de sizin konumunuzdaydım ve sizin yaşayacağınız süreçlerden geçtim. O zamanın şartları farklı olsa da ortak bir yolda kader birliği etmek önemli diye düşünüyorum.” dedi.
Öğrencilere, eğitim hayatlarında yaşadıkları zorlukları ileride gülümseyerek hatırlayacaklarını söyleyen Rektör Bilgiç, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi: “Benim okul dönemime denk gelen 12 Eylül ve öncesinde çok daha fazla zorluklar vardı. Kardeşin kardeşe düşman olduğu hatta yaşam hakkı bile tanımadığı bir zamanda öğrencilik yaptım. Bu sebeple içinde bulunduğunuz huzurlu ve bir arada yaşayabilmenizi sağlayan ortam sizin için çok büyük bir şans. O dönem kavga edenler daha sonra bu kavganın anlamsız olduğunu, bir arada yaşanabileceğini fark etti ama ülkemizin ödediği bedel çok ağır oldu. Üzerimizde oynanan oyunlar, kurulan tezgâhlar sonucu suni sebeplerle o günün gençlerine bir rol biçmişlerdi. Gelişmemiz için sarf edilmesi gereken zaman ve enerji kavga ederek sarf edildi. Bu oyun ve tezgâhlar, bugün de bitmiş değil. 15 Temmuz akşamı yaşadıklarımız da üzerimizde kurulan tezgâhların bitmeyeceğini gösteriyor. Bu nedenle hangi görüşten olursanız olun, aklınızı başkalarına teslim etmeyin. Akıl büyük bir nimet, özgür bir birey olarak kalabilmek için onu kimseye teslim etmeyin. Bu sayede yanlışlardan dönme fırsatınız olacaktır.”
Öğrencilik yıllarının yanı sıra kariyer sürecinde yaşadığı tecrübeleri de katılımcılarla paylaşan Prof. Dr. Sait Bilgiç “Farklı hedeflerim olsa da hayatımda yaşadığım bazı önemli kırılmalar beni bulunduğum noktaya getrdi. Hiç aklımda yokken başladığım asistanlık, akademisyenliğin benim için en uygun meslek olduğunu fark etmemi sağladı. Çünkü bölümüm gereği öğrencilerle sürekli beraber olmak, kendimi sürekli yenilemem için bana iyi bir fırsat verdi. Hayatınızı planlamak iyi ve mutlaka gerekli bir şey. Kendinize hedefler koymalı ve o hedeflere ulaşmak için sürekli çalışmalısınız. Ancak birtakım mâniler sonucu rotanızı değiştirmek zorunda kaldığınızda da yeni bir hedef belirlemeniz ve onda başarılı olmanız mümkün. Mâniler hayatınızın sonu değil. İyi ki olmuş diyebileceğiniz sonuçlar doğurması da mümkün.” ifadelerini kullandı.
Para sahibi olmanın değil, iyi insan kalabilmenin başarı olduğuna dikkat çeken Rektör Bilgiç “Asıl başarılı insan; hakkı, hukuku bilen ahlaklı insandır. Günümüzde müthiş bir tüketim alışkanlığı ve israf var. Eskiye göre insanlar, ihtiyaca değil, çeşitliliğe yönelik tüketim yapıyor. Bu durum meşru bir zeminde gerçekleşiyorsa normal karşılanabilir ama bunlara ulaşmak için insanlar, meşru olmayan yollara sapmayı göze alabiliyor. Oysa hak etmeden, haramla alınan şey insanı mutlu etmez, tatmin etmez. Yine kopya çekerek geçmekle çalışarak geçmek arasında çok anlamlı bir fark var. İyi insanlar olmamız gerek. Doğru kalmaya ve birbirimize saygı duymaya mecburuz. Sadece kendini düşünen insanlar olursak zararı kendimize de dönecek bir mekanizmanın içinde debeleniriz.” değerlendirmesinde bulundu.
Ülkemizin çok güzel bir coğrafyada bulunduğunu ifade eden Rektör Sait Bilgiç “Bizim bu güzel topraklarda özgürce yaşamamız için, canlarını feda etmiş nice şehitlerimiz var. Onların bu fedakârlığının karşılığında bize düşen iyi insan olmak ve çok çalışmak. Bu iki vasıf, ülkemizi geleceğe güçlü bir şekilde taşımak için gerekli.” şeklinde konuştu.
OMÜ’yü önce Türkiye’nin, sonra dünyanın en saygın üniversitelerinden biri hâline getirmeyi amaçladıklarını kaydeden Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç “Bu nedenle ülke yararına bilgi ve teknoloji üretmek, alanında iyi insanlar yetiştirmek için çok çalışıyoruz. Üniversitemiz, dünyadaki 30 bin üniversite arasında ilk bine girdi. Geçen sene ikincilik ödülü aldığımız eğitim ihracatında bu yıl da ilk üçe girdiğimiz belirtildi. İlerleyen zamanlarda bu alanda kaçıncı olduğumuz açıklanacak. Ayrıca mezunlarımızın başarıları da bizi gururlandırıyor. Bir öğrencimiz DUS birincisi, bir öğrencimiz TUS ikincisi, bir öğrencimiz de kaymakamlık giriş sınavı birincisi oldu. Derece yapan bu mezunlarımızın aynı zamanda fakülte ve bölümlerinin de başarılı olması, OMÜ’nün iyi imkânları bünyesinde barındırdığını ve iyi bir eğitim-öğretim sistemine sahip olduğunu da gösteriyor. Sizlerin de çalıştığınız takdirde aynı başarılara ulaşmanız mümkün.” dedi.
OMÜ’nün her geçen gün daha iyi olanaklara sahip olması, yanı sıra da temiz, güvenli ve daha yeşil bir üniversite için çalışmaya devam edeceklerini belirten Rektör Sait Bilgiç öğrencilerden gelen soruları da yanıtladı.
Öğrencilerin, Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç’e yoğun ilgi gösterdiği söyleşinin sonunda Samsun Kredi Yurtlar Kurumu İl Müdürü İsmail Hakkı Kasapoğlu, Rektör Bilgiç’e günün anısına bir tablo hediye etti.