Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerin ardından OMÜ’den deprem bölgesine giden sağlık personeli, yaşadıklarını anlattı.
Depremin ardından gönüllü olarak Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesine giden OMÜ Tıp Fakültesi öğretim üyesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Hüseyin Sina Coşkun, Anadolu Ajansı (AA) muhabirine, depremin ikinci günü afet bölgesine 40 kişilik ekiple ulaştıklarını söyledi.
Elbistan Devlet Hastanesinde göreve başladıklarını belirten Coşkun, "Göçük altından çıkan insanlarda uzuv kayıpları, organlarda yaralanma en sık gördüğümüz vakalardı. Amputasyon (bir uzvun tamamının ya da bir kısmının kesilip atılması) yapmak zorunda kaldığımız birçok hastamız oldu." dedi.
Depremin beşinci günü ameliyat edilmiş hastaların sevkine başladıklarını aktaran Coşkun, "Gittiğimizde 150 hasta yatıyordu. Biz Samsun'a dönerken bu sayı 10'lara düşmüştü. 40 kişi orada yoğun çaba içinde emek sarf ettik. Her hasta için herkes elinden gelen her şeyi yapmaya gayret etti. Hiçbir hastadan vazgeçmeden onları yaşama bağlamak, hepimiz için motivasyon olmuştu. Bu; umudun devam etmesini, umudun hâlen var olduğunu görmemizi sağladı." diye konuştu.
Elbistan Devlet Hastanesinin depremin ardından büyük bir eve dönüştüğünü vurgulayan Coşkun, "Evleri yıkıldığı için taburcu edilemeyen hastalar, çocuklar, evcil hayvanlar, hepsi hastanedeydi. Büyük bir yaşam alanına dönüşmüştü herkes için. Depremin üzerinden belli bir süre geçti ancak oradaki yardım faaliyetlerinin devamlı olması lazım. Aklımızın bir köşesinde; mutlaka 6 Şubat'ta bir deprem olduğu, oradaki insanlara yardım için elimizden geleni yapmamız gerektiği olmalı." diye konuştu,
Depremin ardından 14 kişilik ekiple Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine giden OMÜ Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Esra Turunç da depremi duydukları an, gönüllü ekibi oluşturup yola çıkmak istediklerini ancak sıralarını beklediklerini anlattı.
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesindeki ameliyathaneyi yönetmek üzere 12 Şubat'ta yola çıktıklarını dile getiren Turunç, "Bir güç vardı bize gerçekten yardım eden, içimizdeki umut vardı. Gözümüz hep televizyondaydı, enkazları takip ettik, bir hasta daha, bir hasta daha çıksın diye." ifadesini kullandı.
Acil servis ve ameliyathane çalışanlarının nöbet usulüyle görev yaptığına işaret eden Turunç, "Oradaki birlik, beraberlik, dayanışma... Gerçekten millet olma duygusunu orada en derinden hissettik. Dönüşümüzü Türk Silahlı Kuvvetleri üstlendi. Orada bir albayın bize söylediği, 'Biz bir ordu diye düşünüyoruz kendimizi ama siz, bizden çok daha büyük bir orduymuşsunuz. Biz bunu gördük' dedi. Bu da ayrıca mutluluk verici. Tüm milletimizin başı sağ olsun, Allah bir daha böyle bir acı yaşatmasın." diye konuştu.
OMÜ Başhekimi Prof. Dr. Fatih Özkan ise afet bölgesine giden tüm ekip arkadaşlarının çok iyi işler ortaya koyduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Onları buradan gönderirken çok iyi şeyler yapacaklarını, bilgi ve deneyimlerini en iyi şekilde uygulayacaklarını biliyorduk. Biz de hem duygulandık hem gururlandık, onları dinledik, beraber ağladık. Onlarla birlikte anlatılanları bazen üzüntüyle, bazen de acı tebessümlerle takip ettik. Her bir arkadaşıma şahsım ve Üniversitem adına, şehrim adına ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Allah'tan böyle bir afeti bir daha ülkemize yaşatmamasını temenni ediyorum."