Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi, her geçen gün büyüyen ve gelişen kapasitesiyle tüm Karadeniz ve yakın İç Anadolu Bölgesi’ne hizmet sağlıyor.
OMÜ Kurupelit Yerleşkesi’nde 5 bin metrekarelik bir alan üzerine kurulu Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi, bölgenin yoğun ilgi ve talebine özverili şekilde cevap vermeye devam ediyor.
OMÜ Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesiyle ilgili bilgiler aktaran Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özak, Hastanenin önemini “Karadeniz Bölgesi’nin tek ve en kapsamlı hayvan hastanesiyiz. Bu bölgede başka bir fakültede veya özel klinik bazında bu kadar büyük bir kurum yok. Zaten Tarım Bakanlığı tarafından verilen ruhsat da dâhil olmak üzere akredite dediğimiz fakültelerin üye olduğu Veteriner Hekimliği Eğitim Kurumları ve Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneğine (VEDEK) de üyeyiz hatta geçen gün akreditasyon onayımızı da aldık. Böylece daha nitelikli ve daha profesyonel hizmet vermeye devam edeceğiz.” sözleriyle dile getirdi.
Karadeniz Bölgesi’nin en donanımlı hayvan hastanesine sahip olan OMÜ, Tokat’tan gelen ve beşinci kattan düşerek yaralanan Mırra Can adlı kediye umut oldu. Prof. Dr. Ahmet Özak tarafından muayene edilen 1 buçuk yaşındaki kedi, yapılan tetkiklerin ardından kontrol amaçlı müşahede altına alındı. Mırra Can’ın durumu hakkında bilgi veren Prof. Dr. Ahmet Özak “Mırra Can’ın durumu şu an kritik bir seviyede. Yüksekten düşmeye bağlı olarak kalçasında ve kuyruğunda kırıklar mevcut. Travma sonrası akciğerlerinde hava birikimi söz konusu, bu nedenle anestezi riskli olacağından ameliyat yapamıyoruz ancak her türlü tedbiri aldık. Perşembe gününe kadar gözlem altında tutacağız. Çarşamba günü tekrar kontrolleri yapılıp filmleri çekilecek. Eğer akciğerlerdeki lezyon düzeldiyse Cuma günü operasyona almayı düşünüyoruz.” şeklinde konuştu.
Kedisinin sağlık durumu hakkında üzüntüsünü dile getiren ve Mırra Can’ı evlatlarından ayırmadığını söyleyen Hasan Akdağ ise “O benim küçük bir evladım gibi. Evimizin ve ailemizin üyelerinden farksız. Beş katlı apartmanın terasından düşünce, biz direkt Tokat’taki bir veterinere götürdük lakin oradaki olanakların kısıtlı olması nedeniyle düzgün bir tedavi göremedi. Biz de durumu kötüleştiği için ve daha iyi bir tedavi görebilmesi amacıyla OMÜ Hayvan Hastanesine getirdik. Mırra Can’ın bir an önce iyileşebilmesini istiyorum, yeter ki yaşasın, ben ona her şekilde bakarım.” dedi.
OMÜ Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi sadece kediler ve köpekler değil, çiftlik hayvanları da dâhil olmak üzere çok geniş hayvan tedavi yelpazesine sahip bir hastane olarak ön plana çıkıyor.
Hayvan Hastanesindeki teknolojik donanımın üst seviyede olduğunu vurgulayan Ahmet Özak “OMÜ Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi, 3 ana bölüme ayrılmakta. Birinci bölümde pet hayvanları dediğimiz kedi ve köpeklerin tedavilerini yapıyoruz. İkincisi; çiftlik hayvanlarının ve daha çok da atların muayene edildiği bölüm, üçüncü birimimizde ise operasyon salonları mevcut. Farklı türden birçok hayvanı tedavi edebilecek cihazlara ve masalara sahibiz. Hatta yarın bir at operasyonumuz var, hastamız Ünye’den gelecek. Kısaca hem teknolojik bakımdan hem de genç öğretim üyesi kadrosu açısından nitelikli bir şekilde hizmet vermeye devam ediyoruz. Hayvan Hastanemizde her geçen gün büyüyen talepleri elimizden geldiğince karşılamaya çalışıyoruz. Geçen yıl tam 12 bin hayvanı tedavi ettik. Henüz 10 yıllık hastane olmamıza rağmen bu noktada önemli bir aşamada olduğumuzu ve daha da iyi bir konuma geleceğimizi düşünüyorum.” diyerek sözlerini noktaladı.