Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Yabancı Diller Yüksekokulu Öğrenci Danışmanlık ve Gençlik Ofisi (ÖDGO); “8 Mart ve Türkiye’de Kadın Hakları” konulu bir sunum etkinliği gerçekleştirdi.

İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Konferans Salonu’nda akademik ve idari personelin de katılımıyla gerçekleşen etkinlikte, 8 Mart’ın ortaya çıkışı, kadın hakları tarihi, Cumhuriyet’ten bu yana Türkiye’de kadın hakları, CEDAW (Convention on the Elimination of All Forms of Discrimination Against Women / Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Yok Edilmesi Sözleşmesi) ve İstanbul Sözleşmesi’nin yansımaları, ekonomik, sosyal ve politik yaşamda kadın temsili gibi konular ele alındı.

“Kadınlar temsil noktasında olmaları gereken yerin çok gerisinde”

Etkinlikte söz alan ÖDGO Koordinatörü Nazan Şimşek “Ülkemizde, 3 Nisan 1930'da kabul edilen Belediye Kanunu ile daha önce sadece erkeklere tanınmış olan seçme ve seçilme hakkı, Mustafa Kemal Atatürk’ün direktifleriyle hazırlanan yasa tasarısı sonucunda bütün siyasal hakların kadınlara da tanınması olarak genişletildi. 5 Aralık 1934’te tanınan bu haktan faydalanarak 1935 seçimlerinde 18 kadın aday, seçimleri kazanarak TBMM’ye girdi. 383 erkek milletvekili olduğu düşünüldüğünde bu rakam yüzde 4,8’e tekabül etmektedir ki bu ilk olması açısından düşünüldüğünde ve o günün Türkiyesinde oldukça iyi bir rakamdır. Ancak 83 yıl sonra bu rakamın yüzde 16’larda olması, henüz kadınların politik arenada temsil noktasında, olmaları gereken yerin çok gerisinde olduklarını göstermektedir.” diye konuştu.

“Anayasayla güvence altına alınmış haklarını daha net talep etmeliler”

Şimşek ayrıca kadınların, hakları hususunda aktif davranmaları gerektine işaret ederek “Kadının ekonomik, sosyal ve politik yaşama katılımı ile bu alanlardaki yerini güçlendirmesi önemli olmakla birlikte, kendisine yöneltilen cinsiyetçi yaklaşımlar karşısında uluslararası sözleşmeler ve anayasayla güvence altına alınmış haklarını daha net talep etmesi gerekmektedir.” dedi.

Bu haklara paralel olarak Koordinatör Şimşek’in, devlet düzeyinde hukuksal düzenlemelerin ve toplumsal düzeyde eğitici çalışmaların yapılmasının zorunlu olduğunu da özetleyen sözlerinin ardından katılımcılar, konuya ilişkin gözlem ve deneyimlerini paylaşarak bireysel düzeyde yapılabilecekleri konusunda beyin fırtınası yaptı.

Etkinlikte ve etkinliğin bitiminde ÖDG Ofisi’nde de devam eden söyleşide, kadın öğrenciler kadar erkek öğrencilerin de bulunmasını ve etkin katılımlarını değerlendiren Şimşek, bu durumun umut verici olduğunu ve düzenledikleri etkinliğin amacına ulaştığını düşündüklerini belirtti.

Etkinlik süresince Samsun Bilim Gönüllüleri (SBG) Grubu üyeleri de çeşitli görevler üstlenerek bu konudaki duyarlılıklarını gösterdi.