Kamuoyu ve Medya Dersi Kapsamında ‘Yerel Gazetecilik’
11 Mart 2019, Pazartesi - 13:57
Güncelleme: 06 Şubat 2020, Perşembe - 15:01

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü 3.sınıf öğrencileri “Kamuoyu ve Medya” dersi kapsamında Show TV Muhabiri Şahin Binici ve Demirören Haber Ajansı Muhabiri Tolga Birgücü’den yerel haberciliğin sorunları hakkında bilgi aldı.

Show TV muhabiri Şahin Binici ve Demirören Haber Ajansı (DHA) muhabiri Tolga Birgücü, Doç. Dr. Onur Bekiroğlu’un yürüttüğü Kamuoyu ve Medya dersi kapsamında öğrencilerle bir araya geldiler.

Doç. Dr. Onur Bekiroğlu sahadan seslerin bakış açılarının, deneyimlerin, bilgi birikimlerinin ve yaşanmışlıkların öğrenciler için büyük önem taşıdığını söyleyerek gazetecilik mesleğinin zorlukları olduğu gibi kolaylıklarının da olduğunu ifade edip sözü misafirlerine bıraktı.

“Bu meslek için yaratılmışım”

Gazetecilik mesleğine girişinin şans eseri olduğunu söyleyen Şahin Binici “Daha önce çok başka bir alanda çalıştığım için gazetecilik mesleği aklımın ucundan bile geçmemişti.” dedi. Gazetecilik mesleği için yaratıldığını belirten Şahin Binici bu mesleğe olan tutkusunu “Mesleğe ilk başladığım zamanlardan itibaren içimde gazetecilik ile ilgili güzel bir his doğdu. Hani insanlar der ya: ‘Ben bu meslek için yaratılmışım, bu mesleği yapmak için dünyaya gelmişim’; bana da aynen öyle oldu. Ben de bu güzel hisle 11 yıldır gazetecilik yapıyorum.” sözleriyle anlattı.

“Gazeteci olunmaz doğulur” diyen Binici sözlerini “Dışarı çıkıp haber yapmaya başladığınız zaman sizde bunu hissedeceksiniz. Bu mesleğin zorluklarını, kolaylıklarını görecek ve size sağladığı avantajlardan da yararlanacaksınız.” şeklinde sürdürdü.

“Gazeteciliğin saygınlığı çok yüksek”

Gazetecilik mesleğinin çok büyük bir meslek olarak görüldüğünü söyleyen Binici buna dair düşüncelerini şöyle dile getirdi: “Bu mesleğin saygınlığı çok yüksek. Doktordan, öğretmenden daha fazla saygınlığınız var. Girdiğiniz her ortamda size saygı göstermek zorundalar. Mesela bir vali ile ya da milletvekili ile yan yana gelme şansınız var. Bunlar da bu mesleğin getirdiği avantajlar. Bu avantajları dışarıda kötüye kullananlar da var. Herkes iyi gazeteci değildir. İşini hakkıyla yerine getiren meslektaşlarımız çoğunlukta ama bu işi çarpıtanlar olduğu da bir gerçek. Gazeteciliğe ilişkin anlatacak çok şey var ama şundan eminim ki gazetecilik genel anlamı itibariyle çok güzel ve keyifli bir meslek.”

“Gazeteci tarafsızlığını korumak zorunda”

Gazetecinin, toplumda önemli bir yeri doldurduğunu ve kamuoyunun gazetecilerden sürekli bir beklenti içerisinde olduğunu söyleyen Binici devamında “İnsanlar sizden çok şey bekliyor. Mesela önümüzde seçim süreci var. Bir gazetecinin seçimlerde oynadığı rol büyük. Seçime çok büyük katkısı vardır. Toplumun her tabakasını yönlendirebiliyorsunuz. Gazeteciler siyasi partiyi değil, siyasi partilerin gazetecileri arkasına alması lazım. Hangi parti olduğu hiç önemli değil. Bir gazeteci bütün partiler ile çalışmak ve de tarafsızlığını korumak zorundadır. Mesela A partisi ile çalışırken B ya da C partisi ile çalışmazsa taraflı gazetecilik olur. Bütün partilere karşı objektif olmak gerekiyor. Yaptığımız haberlerde bütün partilere yer vermek zorundayız.” dedi.

“En önemli habercilik asayiş haberciliğidir”

En önemli haberciliğin, asayiş haberciliği; en riskli muhabirin de asayiş muhabiri olduğunu söyleyen Binici bu sürecin duygusal boyutunu “Öyle bir habere gidiyorsunuz ki bazen bir insanın ölümüne şahit oluyorsunuz. Belli bir zaman sonra sıradan bir şeymiş gibi geliyor size, soğukkanlı oluyorsunuz ve bütün duygularınızı yitiriyorsunuz. Bazen ağlayarak bile haber yaptığımız zamanlar oluyor. Şehit haberleri mesela. Şehit haberlerinde, ister istemez duygularınız harekete geçiyor. Şehidin ailesinin gözyaşlarını gördüğünüz zaman dayanamıyorsunuz. Bazen 2 yaşındaki çocukları, tabutun yanına götürüp tabutu öptürürler, bunları gördüğünüz zaman ister istemez duygulanıyorsunuz.” sözleriyle aktardı.

“Bu meslek bir zehir gibi”

Gazetecilik mesleğinde bir yıl çalıştıktan sonra bu mesleğin bir zehir gibi bütün kanınıza işlediğini belirten Binici bu sürece dair “Ben mesleği 3 kere bıraktım geri döndüm. Büyük paraları, başka yerlerde kazanabilirdim. Ama tekrar geri döndüm. Başka bir yerde 2 ay çalışamadım. Bu meslek hastalık gibi. Mesleği bıraktığım dönemlerde gece uyurken rüyalarımda polis telsizleri, kazalar ve cinayetler gördüm. Bu rüyayı üç defa üst üste gördüm ve o an yaptığım işi bıraktım ve tekrar mesleğime geri döndüm. Bir yerden sonra bırakmak istesen bile bırakamıyorsun. Ama seviyorum ben mesleğimi. Ne kadar zorlukları olsa da seviyorum.” ifadelerini kullandı.

Sevmeden yapılamayan meslek: Gazetecilik

Diğer konuk Demirören Haber Ajansı Muhabiri Tolga Birgücü ise gazeteciliğin sevmeden yapılamadığını vurgularken “Samsun’da bir otomotiv şirketinin fotoğrafçısıydım. Tam 44 gün kaldım orada. Çalıştığım otomotiv şirketi 152 ülke ile iş yapıyordu ve benim bu 152 ülkeye gitme fırsatım vardı. Almanya’ya gitmem için biletim kesilmişti ama ben istifa ettim. Genel Müdür bana neden dediği zaman ise ben yapamıyorum, ben gazeteciliğe geri döneceğim dedim. Çünkü bu meslek insanı kendine çekiyor, şimdi ise gazetecilik mesleğini bırakmaya hiç niyetim yok” sözleriyle gazeteciliğin cazibesini dile getirdi.

Birçok kişinin bu mesleği yapmayacağını belirten Birgücü, konuşmasında öğrencilere “Mesleği yapacak olanlara söyleyeceğim şudur ki sürekli insanları ziyaret edin. Sadece haber için değil. İnsanlar ile iç içe olun. Bir olay olduğu zaman böylece ilk kaynak olarak akla siz gelirsiniz.  Sürekli insanlar ile iletişim hâlinde olun. Her şey mutlaka haberdir ama ilişkiler olmadan da habere ulaşmanız zorlaşabilir.”  tavsiyesinde bulundu.

Show TV muhabiri Şahin Binici ve Demirören Haber Ajansı muhabiri Tolga Birgücü’nün öğrencilerle gerçekleştirdiği gazeteciliğe yönelik söyleşi, Doç. Dr. Onur Bekiroğlu’nun kendilerine teşekkür belgesi takdim etmesi ve toplu fotoğraf çekiminden sonra tamamlandı.