Prof. Dr. Yusuf Demir: “Su Zengini Değil Su Fakirliği Sınırında Olan Bir Ülkeyiz”
01 Kasım 2023, Çarşamba - 13:41
Güncelleme: 01 Kasım 2023, Çarşamba - 15:18

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Yusuf Demir, akademisyenlere ve öğrencilere ‘Suyun Önemi ve Anlattıkları’ isimli konferans verdi.

“Ciddi anlamda kısıtlı su ile yaşıyoruz”

İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleşen konferansta Prof. Dr. Yusuf Demir, "Ciddi anlamda kısıtlı su ile yaşıyoruz. Türkiye yıllarca su zengini ülke olarak anlatıldı fakat su zengini değil, su fakirliği sınırında olan bir ülkeyiz. 112 milyar metreküp suyumuz var. Nüfusumuz resmî rakamlarla 85 milyon, gayriresmî rakamlarla 95 milyondur. Böldüğünüzde bin 200 metre, bin 300 metreküp gibi bir rakam düşüyor. Bir ülkenin su zengini olması için kişi başına düşenin 8 bin metreküp su olması gerekiyor. Hatta Türkiye’nin belirli bölgelerine baktığımızda bazı bölgelerin su fakirliğine girdiğini görüyoruz. Dünyada da kriz çok büyüyor. Dünyada şu an 2,4 milyar insanın sağlıklı sudan yoksun olduğunu görüyoruz. 1 milyar insan günde 2 litre su ile yaşamak zorundadır." diye konuştu.

"Dünyada 1 milyar insan bizim el yıkarken tasarruf ettiğimiz su ile 1 gününü geçirmek zorunda"

Prof. Dr. Yusuf Demir konuşmasının devamında şunları söyledi:

"Normalde su ile elinizi yıkarken harcadığınız su 3,5 litredir. Bu musluğu sensörlü musluk hâline getirsek 1,2 litre harcıyoruz. Yani yaklaşık el yıkarken 2 litre suyu tasarruf ediyoruz. Dünyada şu an 1 milyar insan bizim el yıkarken yaptığımız tasarruflu su ile günlük bütün ihtiyaçları karşılamak zorundadır. Hâlbuki bir insan günde 2,5 - 3 litre su içmelidir. O su bizim bildiğimiz kalitedeki su değildir. Bu nedenle ciddi bir kriz var. Su krizi, dünyada su savaşlarının yolunu açtı diyebiliriz. UNESCO’nun yayımladığı rakamlarına göre böyle devam ederse önümüzdeki 20 yıl içerisinde 750 ile 1 milyar arası insanın, ülkelerini terk etmesi söz konusudur. 1 milyar insanın kıta değiştirmesi söz konusudur. Dünyayı böyle bir tehlike bekliyor. Günümüzde 2 tane kavram gelişti. Karbon ayak izi ve su ayak izidir. 85 milyon insanın 1,5 yılda evde ve sanayide kullandığı suyu biz tarımda boşa akıtıyoruz. Su gittiği yere enerji götürür. Bir damla ve bir litre suyun buz hâline gelmesi için ortam bünyesine aldığı enerji 80 kaloridir. Yine 1 litre suyun buhar hâline dönüşmesi için ortama verdiği enerji 600 kaloridir. Bu enerji dönüşümü dünyadaki küresel iklim, havanın soğuması, ısınması ve bütün dengeleri oluşturuyor. Evimizdeki klima ve buzdolaplarının temel prensibini oluşturuyor."

"Geçmiş dönemdeki savaşların arkasında kaynak savaşları var"

İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ebül Muhsin Doğan ise, "Su hayatımızın en önemli parçalarından birini oluşturuyor. Su günlük temel ihtiyacımızı karşılamanın ötesinde pek çok kullandığımız ürünün de ham maddesidir. Dolayısıyla geçmiş yüzyıllardan itibaren insanlık hep kaynak savaşları içerisinde oldu. Geçmiş yıllardaki savaşlara bakıldığında önünde başka nedenler olsa da bu savaşların arkasında kaynak savaşları olduğunu görürsünüz.” ifadelerini kullandı.

Konferans sonunda Prof. Dr. Ebül Muhsin Doğan tarafından Prof. Dr. Yusuf Demir’e hediye ve fidan sertifikası takdim edildi.

X
Secure Login

This login is SSL protected