Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2019 yılında Samsun'un kenevir üretim üssü ilan etmiş ve gerekli teşviklerin verileceğini duyurmuştu. İlaçtan gıdaya, yapı malzemelerinden birçok alana kadar sektörde kullanılan kenevir ile ilgili Samsun'da başlatılan çalışmalarda Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) ile Samsun Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü adeta amiral gemi görevi üstlendi.
OMÜ Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal başkanlığında hayata geçirilen 51 projenin yanı sıra yerli tohumlar üretildi, gıdadan yapı malzemelerine kadar birçok ürün üretilerek kamuoyunun dikkatine sunuldu.
Kenevir sürecinin başlangıcını anlatan Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal, OMÜ Kenevir Araştırmaları Enstitüsü'nün 17 Nisan 2019 tarihinde kurulduğunu ve kısa sürede büyük başarılara imza attığına dikkati çekti. 2020 yılında 2 bin 647 dekarlık alanda başlayan kenevir ekim çalışmalarının büyük bir başarıyla genişletilerek 2024 yılında 4 bin 879 dekara ulaştığına dikkati çeken Ünal, "Enstitü kenevire dayalı sanayi kolları ile ilgili (farmasotik, kompozit, tarım, inşaat, gıda vb.) araştırmalar yaparak, tohum bazında genetik ilerlemeler sağlayarak, test hizmetleri sunarak, politika yapıcılara rehberlik ederek, yeni sürdürülebilir iş kolları planlayıp ortaya koyarak, tanıtım ve pazarlama stratejilerine yardımcı olarak ve toplumu doğru bilgilendirerek; kenevir ve diğer lif bitkilerinden etik, yasal ve sosyal olarak uygun bir şekilde yararlanılmasını sağlamada Türkiye’nin lider Kenevir Araştırmaları Enstitüsü konumundadır." dedi.
Rektör Ünal, "Üniversitemiz, sanayiye entegrasyon sürecinde Samsun'da kenevir üzerine gerçekleştirdiği projelerle adeta bir devrim yaratmıştır. Bu projeler, kenevirin ekonomik ve endüstriyel değerini artırmaya yönelik üstün AR-GE faaliyetlerini içermektedir. Samsun'da kenevirin endüstriyel bir ürüne dönüştürülememesi sorununu çözmek amacıyla üniversitemiz tarafından kısa vadeli fakat etkisi büyük projeler hayata geçirilmiştir.” şeklinde konuştu.
Projeler için çeşitli yatırımcılarla başarılı görüşmeler gerçekleştirildiğini belirten Prof. Dr. Ünal, “Özellikle ıslah çalışmaları tamamlanan yerli sertifikalı tohum 'Narlı'nın ticarileştirilmesi büyük bir başarıdır. Kenevir projeleri, tekstil ve yalıtım malzemesi sektörlerinde büyük ilgi görerek geniş bir yankı uyandırmıştır. Üniversitemizin yürüttüğü AR-GE çalışmaları sonucunda, diğer tuğlalardan daha dayanıklı ve esnek bir kenevir tuğlası üretilmiştir. Kenevirin tıbbi alandaki kullanımıyla ilgili çalışmalar da hız kesmeden devam etmektedir. Bu çalışmalar, üniversitemizin vizyon değişikliğinin somut ve çarpıcı sonuçları olarak değerlendirilmektedir. Üniversitemizin sanayi ile işbirliği yaparak kenevir üzerine gerçekleştirdiği projeler, bölgenin ekonomik ve endüstriyel gelişimine paha biçilemez katkılar sağlamaktadır. Kenevirin farklı sektörlerdeki potansiyelini ortaya koyan bu projeler, hem yerel hem de ulusal düzeyde ekonomik büyümeye büyük destek olmaktadır. Üniversitemiz, sanayiyle entegre çalışmalarında kenevirin sunduğu fırsatları en iyi şekilde değerlendirerek, bilimsel ve teknolojik ilerlemeleri somut projelere dönüştürme yeteneğiyle öncü bir rol oynamaktadır. Bu başarı hikâyesi, üniversitemizin inovasyon ve sürdürülebilirlik konusundaki kararlılığının en güçlü kanıtıdır "dedi.
Ülkemiz ilk tescilli kenevir çeşitleri olan Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından tescil ettirilen ‘Vezir-55’(gıda sanayi) ve ‘Narlı’ (tekstil sanayi) üniversitemizin liderliğinde ıslah edilerek tescillendirildiğini söyleyen Rektör Ünal: “Kenevirin endüstriyel ve tarımsal kullanımı konusundaki araştırma ve geliştirme faaliyetleri, hem yerel ekonomiye hem de ulusal tarım sektörüne büyük katkılar sağlamaktadır. OMÜ'nün bu başarıları, sadece bilimsel araştırma alanında değil, aynı zamanda endüstriyel uygulamalarda da yenilikçi çözümler sunma kapasitesini ortaya koymaktadır. Kenevirin geniş bir kullanım potansiyeline sahip olduğu ve üniversitemizin bu alanda öncü bir rol oynadığı açıktır.” ifadelerini kullandı.
OMÜ’de kenevir kumaşından hafif ve dayanıklı protez soketi üretildiğine dikkati çeken Prof. Dr. Ünal, "OMÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Ortez Protez Bölümü, kenevir kumaşından ürettiği hafif ve dayanıklı protez soketleri ile sağlık sektöründe devrim yapmıştır. Bu yenilikçi çalışma, travma veya cerrahi sonrası protez takılan hastalar için kullanılan soketlerin daha sağlam ve hafif olmasını sağlayarak hastaların yaşam kalitesini artırmayı hedeflemektedir. Kenevir malzemesinin dayanıklı özellikleri sayesinde, geleneksel polyester ve pamuk karışımlı soketlere göre üç kat daha uzun ömürlü olduğu ve hastaların taşıdığı yükü azalttığı belirtilmektedir. Elde edilen bu başarılar uluslararası platformlarda da yayınlanarak global bir etki yaratması hedeflenmektedir. Ayrıca OMÜ Makine Mühendisliği Bölümü, çevre dostu kenevir liflerinden roket burun konisi üretmiştir. Proje, roket yarışmalarının düzenlendiği TEKNOFEST'te pilot çalışma olarak başlatılmıştır. Kenevir lifi düşük yoğunluk ve yüksek dayanıklılık özellikleriyle cam ve karbon fiber malzemelere alternatif olarak seçilmiştir. Ayrıca, kenevirin üretimi sırasında daha az sera gazı salınımı gerçekleşmektedir. Bu malzeme denizcilik, havacılık, uzay, otomotiv teknolojileri gibi çeşitli alanlarda ve spor kıyafetleri, zırh malzemeleri gibi ürünlerde kullanım potansiyeline sahiptir.” ifadelerini kullandı.
Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal, konuşmasına şöyle devam etti: “Ziraat Fakültesi, kenevir küspesinden tavuk yemi geliştirerek önemli bir başarıya imza atmıştır. Bu yenilikçi proje sayesinde, kenevir küspesi kümes hayvanlarının beslenmesinde kullanılarak yumurta kalitesinde belirgin bir iyileşme sağlanmıştır. Ayrıca, tavuk etinde de benzer şekilde kalite artışı gözlemlenmiştir. Kenevirin zengin yağ asidi ve amino asit kompozisyonu, insan sağlığı için önemli faydalar sağladığı bilimsel olarak vurgulanmıştır. Yapılan çalışmalar sonucunda elde edilen yumurta kabuğu kalitesinde artış ve yumurta sarısının daha koyu renkte olması gibi olumlu sonuçlar bu projenin etkinliğini göstermektedir. OMÜ Ziraat Fakültesi'nin bu çalışması, hem tarımsal üretimde verimliliği artırmak hem de sağlıklı gıda üretimi konusunda önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir. Kenevirin çeşitli alanlarda kullanım potansiyelini keşfeden ve bu potansiyeli bilimsel araştırmalarla destekleyen üniversitemiz, sürdürülebilir tarım ve sağlıklı beslenme konularında da öncü bir rol üstlenmektedir. Diğer taraftan Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü, kenevir bitkisinin hasadı sonrası kalan atıklardan geliştirdiği hayvan yemiyle önemli bir başarı elde etmiştir. TÜBİTAK 1001 Programı kapsamında kabul edilen bu proje, kenevir atıklarının hayvan yemi olarak kullanılmasıyla süt verimini artırma ve metan gazı üretimini azaltma stratejileri üzerine odaklanmıştır.”
Yapılan çalışmalarda, kenevirin yüksek protein değeri ve besleme değeri sayesinde hayvan yeminde metan üretimini belirgin şekilde azalttığı ve bu sayede hayvanların performansını ve verimliliğini artırdığı gözlendiğini söyleyen Ünal, “Projede kenevirin yem katkı maddesi olarak kullanılmasının etkileri, moleküler düzeyde detaylı analizlerle değerlendirilmiş ve olumlu sonuçlar elde edilmiştir. OMÜ Ziraat Fakültesi'nin bu yenilikçi çalışması, sadece tarımsal üretimde değil, aynı zamanda çevre dostu uygulamalarda da önemli bir örnek teşkil etmektedir. Kenevirin atık malzemelerinden yüksek katma değerli ürünler elde edilmesi, hem sürdürülebilir tarımı desteklemekte hem de tarım endüstrisine önemli katkılar sağlamaktadır. Üniversitemiz, bilimsel araştırma ve uygulama alanında attığı bu adımlarla geleceğin tarımı için önemli bir vizyon ortaya koymaktadır." dedi.
Kenevir sapından yapı malzemesi üretildiğini anlatan Rektör Ünal şöyle devam etti: "Ondokuz Mayıs Üniversitesi Mühendislik Fakültesi'nde yapılan çalışmalarla, kenevir bitkisinin saplarından yapı malzemesi üretimi gerçekleştirilmiştir. Bu malzemeler, tuğla, izolasyon ve yalıtım malzemeleri olarak kullanılmak üzere tasarlanmıştır. Üretilen ürünler, hem iç hem de dış duvarlarda kullanılabilmekte olup, yapıların ağırlığını azaltarak depreme karşı dayanımını artırma potansiyeline sahiptir. Ar-Ge çalışmaları, kenevirin ekonomik değerini artırarak Türkiye'de üretimini teşvik etmeyi hedeflemektedir. Diğer taraftan kenevir sütü de üretilmiştir. Kenevir sütü tamamen kenevir tohumlarından elde edilmektedir. İçerisinde kenevir tohumu, su ve tatlandırıcı olarak da bal veya şeker bulunmaktadır. Asla başka bir katkı maddesi katılmamıştır. Bu şekilde elde edilen kenevir sütü tüketime sunulabilir. Hayvansal bir süt değildir, tamamen bitkisel bir süttür. Özellikle veganlar çok rahatlıkla kullanabilir. Gıda Mühendisliği Bölümü'nde yapılan çalışmalarla, kenevir tohumundan elde edilen ürünlerin sağlık açısından önemli faydalar sunduğu vurgulanmıştır. Kenevir tohumu, yüksek protein ve omega yağ asidi içeriğiyle günlük beslenmeye önemli katkılar sağlayabilecek potansiyele sahiptir. Bu araştırmalar, kenevirin gıda endüstrisinde daha fazla kullanılmasını teşvik etmektedir.” ifadelerini kullandı.
Samsun Meslek Yüksekokulu'na bağlı El Sanatları Bölümü'nde yapılan çalışmalarla kenevir ipliğinden dokuma ve örme ürünler üretildiğini anlatan Rektör Ünal, gömlekler, tunikler, çantalar, atkılar, şallar ve kilimlerin vatandaşların beğenisine sunulduğunu hatırlattı. Kenevir dokumacılığında geleneksel adımların atılacağını söyleyen Rektör Yavuz Ünal, "OMÜ Ladik Meslek Yüksekokulu, kenevir dokumacılığının yaygınlaştırılması ve eleman yetiştirilmesi amacıyla Kenevir Dokuma Tezgahtarlığı programı açıldı. Bu programda, modern teknoloji ile geleneksel dokuma kültürü bir araya getirilerek öğrencilere kenevirden hırka, gömlek, çanta ve urgan gibi ürünlerin üretimi öğretilmektedir. Bölgedeki kenevir ekim alanları, sözleşmeli tarım ve alım garantisi ile 7 bin dönüme çıkarılarak ekonomik kazanç sağlanmıştır. Ladik’te uzun yıllardır kullanılan kenevir tezgahları yeniden faaliyete geçirilerek nostaljik ve turistik ürünlerin üretimi amaçlanmaktadır. Bu girişim, geçmişin kültürel değerlerini geleceğe taşımayı ve yeni nesillere aktarmayı hedeflemektedir.” diye konuştu.
Rektör Yavuz Ünal, kenevirden yeşil hazine olarak bahsederken, tanıtım faaliyetlerine dikkati çekti. Rektör Ünal, "Ondokuz Mayıs Üniversitesi, kenevirin geniş kullanım potansiyelini keşfetmek ve endüstriyel ürünlere dönüştürmek için önemli projeler yürütmektedir. OMÜ'nün "Kenevir Araştırma Merkezi Projesi: Kenevir Ürünleri Test Merkezi ve Veri Platformlarının Oluşturulması" ile "Lifli Bitkiler Üretim ve İşleme Kompleksi" projeleri, Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi (DOKAP BKİ) tarafından desteklenmektedir. Kenevirin çevresel, sağlık ve endüstriyel potansiyelini vurgulayan üniversitemiz, bu alanda Türkiye'nin öncü kurumlarından biridir. OMÜ, kenevir üzerine 34 proje yürüterek AR-GE kapasitesini artırmış ve patent sayısını önemli ölçüde artırmıştır. Ayrıca, OMÜ'nün Kenevir Araştırmaları Enstitüsü, Türkiye'nin ilk yerli kenevir çeşitlerini geliştirerek ülkenin bu alandaki liderliğini pekiştirmiştir.” ifadelerini kullandı.